Cinsel Taciz Suçu Ve Cezası TCK 105
Bir sanık, yargılama sonucunda cinsel taciz suçundan beraat edebilir. Beraat kararı, sanığın suçu işlemediğini ya da suçlamaların kanıtlanamadığını, böylece ceza verilemeyeceğini ifade eder. Cinsel taciz suçu, bireyin cinsel dokunulmazlığına karşı işlenen, onur, şeref ve kişilik haklarına saldırı teşkil eden bir suç türüdür. Maddesine göre, cinsel amaçlarla kişinin bedenine dokunma veya cinsel içerikli sözler söyleme şeklinde gerçekleşir. Kişi eğer cinsel taciz eylemini teşvik için başkasını ikna eder, tacize yol açacak ortamları hazırlar veya cinsel tacizde bulunulması için aracı olursa, bu durumda yardım etme ya da azmettirme olarak tanımlanan suç ortaklığı söz konusu olur. Taksiren ya da başka etkilerle gerçekleştirilen eylemlerden ötürü ceza alınması mümkün değildir.
- Mağdur, soruşturma aşamasında şikâyetinden vazgeçerse savcılık tarafından takipsizlik kararı verilir ve dosya kapatılır; kovuşturma aşamasında şikâyetinden vazgeçerse Mahkemece davanın düşmesine karar verilir.
- Bu suç tipi, Türk Ceza Kanunu’nda yer almakta ve cinsel tacizle ilgili hususları düzenlemektedir.
- Söz konusu suçlar, takibi şikayete bağlı suçlar olmadığı için yukarıda ifade edilen 6 aylık süreye bağlı kalınması zaruret değildir.
- Cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar kapsamında özel bir düzenleme yaparak, uzlaşma yönteminin bu tür suçlar söz konusu olduğunda kullanılmayacağı belirtilmiştir.
- Cinsel taciz suçu işlendiği takdirde üç aydan iki yıla kadar hapis cezası veya adli para cezasına hükmolunur.
Ayrıca cinsel taciz suçu ile birlikte müstehcenlik ve hayasızca hareketler suçları da oluşabilmektedir. Bu suçların TCK sistematiğinde Kişilere Karşı Suçlar başlığı altında “Vücut Dokunulmazlığına Karşı Suçlar” alt bölümünde düzenlenmesi eski kanundakinden farklı bir düzenlemedir. Nitekim 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu yürürlüğünden önceki Ceza Kanunumuzda bu tür cinsel içerikli suçlar “topluma karşı suçlar” başlığı altında düzenlenmekteydi. Bu durumdaki değişiklik, korunan hukuksal yararın “cinsel özgürlük” olduğu şeklindeki değişen görüşün etkisi olarak açıklanmaktadır. Cinsel taciz suçu bir kamu görevlisi tarafından, görevinin sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle işlenirse hükmedilecek cezanın yarı oranda artırılması gerekir. Cinsel taciz suçu, makalenin konusu olup etraflıca izah edilecektir.
Mağdurlar genellikle taciz edilen ortamda kendilerini güvensiz ve rahatsız hissederler. Hem cinsel taciz hem de hakaret suçundan ötürü ceza verilmesi hukuka aykırı olacağından bozulması gerekecektir. Suçun nitelikli ve neticesi sebebiyle ağırlaştırılmış halinin cezalandırılması şikayete tabi değildir.
Failin Çocuk Olması Nedeniyle Ceza İndirimi
Bu kapsamda, kanunun belirlediği suçun üst sınırı göz önünde bulundurulur iken, ağırlaştırıcı veya hafifletici nedenler gözetilmez. Mahkemelerin görevlerinin tespitinde suçun kanunda belirlenen ceza üst sınırı esas alınır. Dolayısıyla, cinsel taciz suçu işlendiğinde, davanın görüleceği mahkeme asliye ceza mahkemesi olacaktır. Cinsel taciz suçlarından mağdur olan bireyler, bu suçun işlenmesi halinde doğrudan asliye ceza mahkemelerine başvuru yapabileceklerdir. Mağdur veya şikayetçiler, adli süreçte haklarını savunmak ve gerekli cezanın uygulanmasını sağlamak adına Türk Ceza Kanunu’nun öngördüğü hukuki yollara başvurabilirler. Her biri için belirlenen ceza, normal şartlardaki cinsel taciz suçu cezasının yarısı kadar artırılarak uygulanacaktır.
- Eğer cinsel bir amaçla mağdurun bedenine en ufak bir temas da olsa bulunmuşsa, bu durum cinsel taciz suçu olarak değil, diğer cinsel suçlar kapsamında değerlendirilir.
- Suç; karşı cinsler arası işlenebileceği gibi aynı cinsiyetteki kişiler arası da işlenebilir.
- Bir davranışın taciz sayılabilmesi için ise bunun mağdur bakımından rahatsız edici boyutta olması gerekmektedir.
- Fakat tamamen akıl hastası olmayan veya akli zayıflığı bulunan kişilerin cinsel tatmin amacını taşıması mümkündür.
- Sözlü taciz, mağdurun cinsiyetine yönelik istenmeyen, rahatsız edici ve onur kırıcı sözler sarf edilmesi veya cinsel içerikli ima ve tekliflerde bulunulmasını içerir.
Eyleme karşı zincirleme suç hükümlerine göre ceza verilmesi için, cinsel taciz suçunun aynı mağdura değişik zamanlarda birden fazla kez işlenmesi gerekir. Örneğin failin aynı mağdura karşı aynı gün içinde farklı saatlerde mesaj atması, tek eylem olarak değerlendirilir bu nedenle zincirleme suç hükümleri uygulanmaz. Fakat iki gün arayla ya da birkaç ay sonra meydana gelen mesaj atma eyleminde, her hareket ayrı değerlendirilir ve zincirleme suç hükümleri uygulanır.
Cinsel Taciz Suçunun Manevi Unsurları
Özetle, bir sanık hakkında cinsel taciz suçuyla ilgili beraat kararı verilmesi, kanuni düzenlemelere dayanır ve yargılamanın sonucunda suçun işlenip işlenmediğinin mahkeme tarafından değerlendirilmesini içerir. Cinsel taciz suçunu işleyen kişi; eğer ağırlaştırıcı bir neden yoksa ve mağdur tarafından şikayet edilmişse, üç aydan iki yıla kadar hapis cezası veya adli para cezası ile cezalandırılabilir. Eğer suç bir çocuğa karşı işlenmişse, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile yargılanabilir. Cinsel taciz suçunun oluşabilmesi için mağdurun vücut dokunulmazlığını ihlal etmeyen fakat cinsel bütünlüğüne zarar veren; söz, hareket ve davranışlardır. Bu söz hareket veya davranışların cinsel amaç taşıması gereklidir. Hangi olayın taciz hangi olayın taciz olmadığını anlamak bazen zor olabiliyor, her somut olayda ayrı ayrı değerlendirmek daha doğru olacaktır.
Cinsel taciz suçu, anlık olarak gelişen ve şüphesiz ki suç olarak değerlendirilen bir durumdur. Şahıslar arası telefon görüşmelerinde telefonda cinsel içerikli konuşmak, rıza dışı bir eylem olarak kabul edilip suç teşkil edebilir. Mağdurun geçerli ve özgür rızasının bulunması durumunda hukuka aykırılık yoktur. Ancak rıza, mağdur tarafından bilinçli ve ehil olduğu bir durumda verilmelidir; akıl hastalığı veya yaş küçüklüğü gibi ehliyeti etkileyen durumlar mevcut ise geçerli rıza söz konusu olamaz. Rızanın var olduğu somut olayın koşullarına ve delillere göre tespit edilecektir.
Cinsel Taciz suçu, bir bireyin vücut dokunulmazlığına karşı ihlal olmaksızın, bu bireyin cinsel amaçlı olarak rahatsız edilmesi davranışıdır. Söz konusu cinsel taciz suçunun cezası, 3 aydan başlamakta 2 yıla kadar hapis cezası veya adli para cezası olarak hükmedilmiştir. Maddesinde düzenlenmiş bir suç olup cinsel suçlar içerisinde cezası itibariyle görece hafif kabul edilen suçlar arasındadır.
Fikri içtima, bir kişinin aynı eylemiyle birden fazla suçun mağduru olması ve bu suçların birleşerek kişiye aynı anda işlenmiş olması durumunu ifade eder. Bu prensip, yargılama sürecinde faillerin işledikleri birden fazla suç için tek bir yargılama ile cezai sorumlulukların topluca değerlendirilmesini mümkün kılarken, ceza miktarının belirlenmesinde de etkili rol oynar. Türk Ceza Kanunu’nda hem çocuklara hem de yetişkinlere yönelik cinsel taciz suçları ayrı maddeler altında değerlendirilir.
- Cinsel taciz suçu, bireyin cinsel dokunulmazlığına karşı işlenen, onur, şeref ve kişilik haklarına saldırı teşkil eden bir suç türüdür.
- Fakat bu noktada bir istisna vardır ki bu istisna suçun mağdurunun 15 yaşından küçük olamayacağı hususudur.
- Mağdur çocuk 15 yaşını doldurmuşsa, cinsel taciz suçunda şikayet hakkıyla ilgili kararı bizzat kendisi verecektir.
- Maddenin gerekçesinde ise açıkça “kişinin vücut dokunulmazlığının ihlâli niteliği taşımayan” şeklinde bir ifadeye yer verilmiştir.
- Mağdur kişi sözkonusu bu 8 yıl içerisinde istediği zaman şikayet hakkını kullanabilir.
Örnek olarak, Mağdureye ait telefon numarasını sanık A’dan alan sanık B’nin, mağdura cinsel taciz niteliğinde resimler göndermesi durumunda, sanık A’nın cinsel taciz suçuna yardım etmekten cezalandırılması gerekmektedir. Örneğin Kişinin, eşinden ayrıldığını bildiği bayanı arayıp istemediği halde arkadaşlık teklif etmesi şeklindeki eylemi cinsel taciz suçunu oluşturmaktadır. Elle taciz, kişinin rızası olmaksızın başkasının vücuduna cinsel amaçlı temas etmesi ve bu yolla cinsel tatmin arayışında bulunmasıdır. Bu suçun failleri, mağdurun bedensel ve ruhsal bütünlüğüne zarar verdiği gibi, aynı zamanda cinsel dokunulmazlığını da ihlal eder.
Fakat Çocukların tecavüze uğramasını buradan izleyin 105/1’de düzenlenen suçun çocuğa karşı işlenmesi halinde mağdurun şikayeti aranmaz. İnternet veya sosyal medya üzerinden cinsel taciz suçu TCK m.105/2-d maddesinde düzenlendiğinden takibi şikayete bağlı suçlar arasında değildir. Sosyal medya veya internet üzerinden işlenen cinsel taciz suçu, cinsel arzu ve isteklerini tatmin etmek üzere bir kimsenin başka bir kimseyi bedensel herhangi bir temasta bulunmadan rahatsız etmesiyle meydana gelir. Örneğin, whatsapp üzerinden görüntülü arama esnasında mağdura yönelik “vücudun harika, seni arzuluyorum” şeklinde sözler sarf etmek cinsel taciz suçuna vücut verir.
Cinsel Tacizde Adli Para Cezası Ne Kadar?
Ancak, bu suç cinsel dokunulmazlığa yönelik işlendiği için, uzlaşmaya elverişli değildir. Şeklindeki gerekçeyle direnerek sanığın önceki hükümde olduğu gibi kişilerin huzur ve sükûnunu bozmak suçundan cezalandırılmasına karar vermiştir. Cinsel yönden rahatsız edici söz, yazı, işaret veya her hangi bir davranışla işlenmesi mümkün olduğu için serbest hareketli bir suçtur. Cinsel taciz suçunun soruşturulması ve kovuşturulması, mağdurun şikâyetine bağlı tutulmuştur.
Mağdura herhangi bir cinsel amaçlı fiziksel temas olması halinde TCK’nin 102. Türk Dil Kurumu Türkçe Sözlüğünde taciz; “tedirgin etme, rahatsız etme veya sıkıntı verme” şeklinde tanımlanmıştır. Bir davranışın taciz sayılabilmesi için ise bunun mağdur bakımından rahatsız edici boyutta olması gerekmektedir. Suç, serbest hareketli bir suç olması nedeniyle farklı şekillerde işlenebilir. Örneğin, bir kimsenin cinsel organını göstermesi, cinsel içerikli mesaj gönderilmesi, araçtan inen kadının eteğinin kaldırılması gibi hareketler cinsel taciz suçunu oluşturabilecektir.
İnternet Üzerinden Cinsel Taciz Suçu Nedir? (TCK
Bu cezalar, suçun ciddiyeti, kamu düzeninin korunması ve mağdurun haklarının teminat altına alınması amacıyla belirlenmiştir. Suçun işleniş biçimine ve suçun özelliklerine göre cezaların uygulanma şekli farklılık gösterebilir. Cinsel taciz suçu, mağdurun kişilik haklarına ciddi bir şekilde saldırı oluşturmakta ve toplum düzenini bozucu etkilere sahip bir suçtur. Olay sebebiyle mağdur işinden, okulundan veya ailesinden ayrılmak zorunda kalmışsa, cinsel tacizin cezası bir yıldan az olamayacaktır. Cinsel taciz suçu, vücuda dokunmaksızın cinsel davranışlar sergileme suretiyle işlenen ve mağduru cinsel yönden rahatsız eden suçtur.
Temas varsa cinsel saldırı ya da çocuğun cinsel istismarı gibi başka bir suç meydana gelebilir. Fakat fail, mağdura dokunmaya teşebbüs etmişse, sonuç olarak dokunamamış olsa bile bu suçlardan cezalandırılabilir. Ayrıntılı bilgi için yazımızın ilerleyen kısımlarındaki “Failin Mağdura Dokunmaya Teşebbüs Etmesi” başlıklı kısma göz atabilirsiniz.
105 ile ayrıca neticesi sebebiyle ağırlaşmış cinsel taciz suçu düzenlenmektedir. Cinsel taciz suçu, serbest hareketli bir suç olup sözlü, telefonla, internet üzerinden, gözle, el hareketleri ile vb. Sözle, beden diliyle veya her türlü iletişim aracıyla gerçekleştirilen, kişinin cinsel özgürlüğünü ihlal eden ve rızasına dayanmayan cinsel içerikli davranışlara cinsel taciz denmektedir. Sonuç olarak; taciz suçu vücut dokunulmazlığına karşı suçlar arasındadır. Tarafınıza taciz niteliğinde bir eylem gerçekleştirildiğinde yada tarafınız taciz suçlaması ile suçlanıyorsanız konusunda uzman bir ceza avukatından destek almak çok önemli olacaktır.
Bu nedenle, bireylerin cinsel dokunulmazlığının korunması, toplum düzeninin ve adaletin sağlanması adına oldukça önemlidir. Cinsel taciz suçuyla ilgili cezai yaptırımlar Türk Ceza Kanununda açıkça belirtilmiştir. Suçun işlenmesi durumunda kanunlar çerçevesinde failin sorumluluğu ve cezası kesinleşir.
Maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa dahi kasten işlenen suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süre ile hapis cezası alması halinde memur olamayacaktır. Suçun bu nitelikli halinin TCK 225.maddesinde düzenlenen “Hayasızca Hareketler” kapsamındaki teşhircilikle aynı unsurları taşımaktadır. Ancak bu madde de teşhirciliğin aleni olması gerekirken, TCK 105/2-e kapsamında teşhirciliğin belli bir kişiye yönelik olması gerekmektedir.